Sosyal medya

Haber

30 Ağustos’ta Gidilebilecek Rotalar!

Yayımlanma

/

Yaz biterken kısa ve keyifli bir seyahat yapmak istiyorsanız 30 Ağustos tatilini mutlaka değerlendirmelisiniz.

 

İçimizdeki yeni yerler keşfetme isteği, bizi resmi tatilleri izin alarak çoğaltmaya ya da tarihler el verirse hafta sonu ile birleştirerek seyahate çıkmaya itiyor. Özellikle hafta sonlarıyla birleştirebildiğimiz tatiller bizi çok mutlu ediyor. Bu yıl 30 Ağustos Zafer Bayramı’nın pazartesi gününe denk gelmesi bizlere 3 günlük bir tatil yapma fırsatı sunuyor. Enuygun, bu kısa tatilde gidebileceğiniz birbirinden güzel yerleri sizin için araştırdı.

 

Tirilye / Mudanya / Cumalıkızık / Gölyazı
Türkiye’nin en kalabalık 4. ili olan Bursa, kısa tatiller için ideal bir şehir. Özellikle birbirlerine yakın konumdaki Tirilye, Mudanya, Cumalıkızık ve Gölyazı destinasyonları eşsiz bir 3 günlük rota… Trilye’de manzarası, ismini aldığı mis kokulu çamlar ve taze lezzetlerle dolu kahvaltısıyla Çamlı Kahve, Tirilye seyahatini unutulmaz kılmak için sizi bekliyor. Burada Osmanlı döneminde eğitim alanında reformların yapıldığı süreçte inşa edilen Taş Mektep’i gezmelisiniz. Tirilye Kültür Merkezi, Postane, Fatih Cami, Avlulu Hamam, Dündar Evi ve Aya Yani Manastırı da görmeniz gereken yerler arasında.

 

Mudanya Mütarekesi’nin imzalandığı Mudanya Mütareke Evi Müzesi’ni, el işi tezgâhları ve rengarenk sokaklarıyla ünlü Girit Mahallesi’ni mutlaka görmelisiniz. Eğer seyahatiniz esnasında yüzmek de isterseniz Mudanya’da halk plajları bulunuyor.

 

Bursa’da kahvaltı etmeniz gereken bir diğer yer de Cumalıkızık Köyü. Kerpiç, tahta, taş karışımıyla yapılan evlerle dolu, betondan yapılan evlerin bulunmadığı köyde kahvaltı edebileceğiniz çok yer bulunuyor. Uzun bir kahvaltının ardından nostaljik sokakları, Küpeli Ev’i, Cumalıkızık Camisi’ni ve Cin Aralığı’nı da ziyaret edebilirsiniz.

Bursa’nın en zengin antik yerleşimlerinden Gölyazı bir zamanlar Apollon Krallığı’nın da başkentiydi. Uluabat Gölü üzerinde yüzermiş gibi görünen bu adayı baştan başa yürümek aslında 15 dakika. Siz de Gölyazı’da gün doğumu ya da batımını izleyebilir, Uluabat Gölü’nde sandal turu yapabilir, Zambak Tepe’ye çıkabilir, Ağlayan Çınar’ın önünde güzel bir fotoğraf çekilebilirsiniz.

 

Kaz Dağı/ Cunda/ Ayvalık
İsviçre Alpleri’nden sonra dünyanın en temiz havasına sahip olmasıyla bilinen Kaz Dağı, yakınlarındaki Cunda ve Ayvalık ile eşsiz bir rota. Seyahat için İstanbul’a yaklaşık 5 saatlik uzaklıktaki bu rotaya bir otobüs bileti alabilir böylelikle temiz havaya doyabilir, Marmara’nın serin sularında yüzebilir ve her akşam enfes deniz ürünleri tadabilirsiniz.

 

Bu rotanın Kaz Dağı kısmında görmeniz gereken ilk yer tabii ki yeşilin binlerce tonuna sahip Kazdağı Milli Parkı. Dağın en yüksek noktasında yer aldığı için tüm manzaraya hakim olabileceğiniz Sarıkız Türbesi’ni, hikayesine dair bir film yapılmış Hasanboğuldu Şelalesi’ni, yürüyüş yapmayı sevenlerin beğenisini kazanan doğal güzellik Darıdere Tabiat Parkı’nı ve güzel fotoğraflarınızda harika bir arka fon olacak Şahinderesi Kanyonu’nu gezebilirsiniz. Buradayken keşkek, börülce ekşilemesi ve höşmerim gibi lezzetleri de tadabilirsiniz.

 

Rotanın Cunda ayağı sevdiklerinize çok güzel hediyelikler alabileceğiniz, enfes deniz ürünleri ve mezeler tadarak kendinizi şımartabileceğiniz durağı. Buradan Agios Yannis Kilisesi’ne çıkmadan, Ayışığı Manastırı’nı görmeden, Despot’un Evi’ne uğramadan ve Rahibe Okulu’na gitmeden ayrılmamanız gerek.

 

Rotanın son ayağı Ayvalık, bölgenin meşhur tostuna ve Susurluk ayranına doyacağınız yer. İlçede görmeniz gereken ilk yer tabii ki Ege adalarının manzarasını ve gün batımını izleyebileceğiniz seyir terası Şeytan Sofrası. Sarımsaklı’yı, Saatli Camii’yi, Ayazma Kilisesi’ni, Badavut Sahili’ni ve Ayvalık Çarşısı’nı da görmelisiniz.

Gaziantep/ Halfeti
Üç günde mutfağı UNESCO tarafından tescillenmiş Gaziantep’i ve ünü sınırlarımızı aşan Halfeti’yi gezerek hem tarihi açıdan hem de gastronomik açıdan tatmin edici bir gezi yapmanız mümkün. Gaziantep enfes lezzetleriyle öne çıkan bir yer. Hatta yalnızca bir günlük seyahat için uçak bileti alıp şehrin enfes tatlarını deneyimleyip geri dönenler bile var. Gaziantep’te küşleme, Alinazik, yuvalama, simit kebabı, içli köfte, katmer, lahmacun, baklava ve künefe yemeniz gerek. Gastronomi gezisinin ardından Zeugma Mozaik Müzesi’ni, şehrin kültür mozaiğine dair önemli ipuçları veren Şahinbey Savaş Müzesi’ni, bakır kapların diyarı Bakırcılar Çarşısı’nı, baharat ve otantik hediyelikler alabileceğiniz Zincirli Bedesten Çarşısı’nı gezmelisiniz.

 

Şehirde Gaziantep Kalesi, Hamam Müzesi, Medusa Arkeolojik Cam Eserler Müzesi, Zeugma Antik Kenti, Tahmis Kahvesi, Emine Göğüş Gaziantep Mutfak Müzesi, Kaleoğlu Mağarası da görülmeyi bekliyor. Tüm şehri keşfetmek 3 gün sürebilir ama şehre yaklaşık 1 saat uzaklıktaki Halfeti’yi görmezseniz geziniz eksik kalır. Antep’ten Halfeti’ye geçmek için 3 kez toplu taşıma değiştirmeniz gerekiyor. Bu nedenle araç kiralamayı ya da taksi ile gitmeyi seçebilirsiniz.

 

Kara güllerin doğal olarak yetiştiği tek yer olan Halfeti, Rumkale’nin geçmişte harap olmasıyla yerleşimin karşı kıyıya taşınması sonucu oluşmuş bir yer. 2000 yılında Birecik Barajı’nın yapımı sırasında Halfeti’nin yarısı sular altında kaldı. Siz de Gaziantep’e gitmişken Halfeti’yi de görmeli hatta gölde bir gezi yaparak bölgeyi derinlemesine keşfetmelisiniz.

 

Safranbolu/ Amasra
Hem tarihi açıdan zengin hem de yeşilliklerle dolu sıradaki rota Batı Karadeniz’den… Keyifli bir 3 gün için Safranbolu ve Amasra rotasını izlemeyi tercih edebilirsiniz. Karabük ilinin tarihi ve turistik ilçesi Safranbolu, klasik Osmanlı mimarisini yansıtan evleriyle eşsiz bir bölge. Türkiye’nin Dünya Miras Listesi’nde yer alan 9 kültürel varlıktan biri olan Safranbolu’da öncelikle cumbalı evlerle dolu sokakları gezerek keşfetmeniz gerek. Çünkü sokaklarda yürümek bile bölgeyi anlamanız için oldukça yeterli olacak. Burada sokakların yanı sıra Cinci Han ve Hamam’ı, koruma altındaki müze köy Yörük Köyü’nü, Kristal Teras’ı, kireç taşlarının binlerce yıl aşınmasıyla oluşmuş Tokatlı Kanyonu’nu ve doğal varlık kabul edilen Bulak Mağarası’nı görmenizi tavsiye ediyoruz. Rotanın Safranbolu ayağında ıspanak ya da pazı ile hazırlanan bükmeyi, lezzetli kuyu kebabını, safranlı lokumları ve kahvaltıların baş tacı su simidini tatmalısınız.

 

Martı seslerini dinleyebileceğiniz ve gidenlerin “huzur” kelimesiyle tanımladığı Amasra ise gezinizi daha da unutulmaz kılacak bir rota. Çoğu kişi tarafından Karadeniz’in en güzel sahil kasabası olarak görülen ilçede gezilecek ve görülecek çok şey var. Amasra’nın ilk ve tek müzesi olma özelliğine sahip Amasra Müzesi, ilçenin simgelerinden Kemere Köprüsü, gözyaşı döküyormuş gibi görünen Ağlayan Ağaç, iki ana kütleden oluşan Amasra Kalesi’ni ve yüzmeyi seviyorsan Bozköy Plajı’nı görmeli, şehrin simge yiyeceklerinden Amasra salatası ve Amasra pidesini mutlaka tatmalısınız.

 

Eskişehir/Ankara
Son rotamız önce Eskişehir’i detaylıca gezip sonrasında Ankara’ya giderek Atamızı ziyaret etmek isteyecekler için ideal. Keşfedilecek yer hiç bitmesin isteyenler için eşsiz bir rota olacak Eskişehir’de Odunpazarı evlerini, Şazova Parkı’nı, Porsuk Çayı’nı, Kurşunlu Cami ve Külliyesi’ni, Kent Park’ı ve Atlıhan El Sanatları Çarşısı’nı gezmelisiniz. Çiböreği, göbeteyi, met helvayı, balaban köfteyi ve cevizli haşhaşlı ekmeği yemeden Ankara’ya geçmemelisiniz. Başkentte ise Zafer Bayramı ruhunu en coşkulu şekilde yaşayacağınız Anıtkabir’i, Etnografya Müzesi’ni, Kurtuluş Savaş Müzesi’ni ve Ankara Cumhuriyet Müzesi’ni kesinlikle ziyaret etmelisiniz. Vaktiniz kalırsa Kızılay Meydanı’nı, Atakule’yi, Seğmenler Parkı’nı ve Atatürk Orman Çiftliği’ni de gezmenizi öneriyoruz.

Devamını oku
Yorum yapmak için tıklayın

Yorum yazın

E-posta adresiniz yayınlanmayacak. Gerekli alanlar * ile işaretlenmişlerdir

Genel

Yeni BMW R 1300 GS Adventure Standartları Yeniden Belirleyecek

Yayımlanma

/

Borusan Otomotiv’in Türkiye temsilciliğini üstlendiği BMW Motorrad, Yeni R 1300 GS Adventure modelini tanıttı. 1300 cc’lik motoruyla ürettiği 145 bg (107 kW) güç ve 149 Nm’lik maksimum tork ile şimdiye kadar seri olarak üretilen en güçlü BMW boxer motor olma özelliği taşıyan Yeni BMW R 1300 GS Adventure, motosiklet tutkunlarıyla yeni maceralara adım atmak için yollara çıkmaya hazırlanıyor. 

Yenilenen BMW R 1300 GS Adventure; heyecan verici motor gücü, maksimum koruma sağlayan güvenlik donanımı ve şık tasarımıyla sürüş keyfini önceki nesle göre bir üst seviyeye taşıyor. 

Yirmi yıldan fazla süredir bir yolcu ve bol miktarda eşya ile gerçekleşen uzun mesafeli motosiklet yolculuklarıyla özdeşleşen yatık çift silindirli boxer motora sahip BMW GS Adventure’ın motoru, şasisi, gövdesi, tasarımı ve saklama alanı motosiklet tutkunlarına çok daha fazla macera deneyimi sunmak için yenilendi.

Kompakt tasarım, yüksek konfor

Efsanevi çift silindirli boxer motor, yenilenen versiyonda bir kez daha R 1300 GS Adventure modelinin merkezinde yer alıyor. Model, ilk olarak R 1300 GS’de yer verilen yeni tasarım ve motorun altına yerleştirilen şanzıman sayesinde önceki nesle göre çok daha kompakt versiyonuyla sunuluyor. 

Yeni süspansiyonun merkezinde, montaj alanı açısından önemli ölçüde iyileştirilmiş olmasına ek olarak bir önceki modele kıyasla daha yüksek seviyede sertlik sağlayan çelikten sac metal ana şasi de bulunuyor. Daha önceki boru çelik yapının yerine Yeni R 1300 GS Adventure modelinde alüminyum borulardan ve preslenmiş parçalardan üretilen alüminyum kafes tipi boru arka şasi yer alıyor. Yeni nesil EVO Telelever ve revize edilen arka EVO Paralever, çok daha fazla gidon hassasiyeti ve sürüş dengesi sağlıyor.

Heyecan verici sürüş deneyimi

Yeni Elektronik Dinamik Süspansiyon Ayarı (DSA) sayesinde amortisör ve yay oranının dinamik olarak uyarlanması ve yük telafisi özelliklerinin kullanıcılara standart olarak sunulmasıyla tüm zeminlerde çok daha heyecan verici bir sürüş deneyimi yaşanabiliyor. DSA, hem yalnız hem yolcuyla hem de ağır yükle çok daha üst düzeyde sürüş güvenliği, performans ve konfor sunuyor. 

Yeni R 1300 GS Adventure, standart versiyonunda dahi sürücünün kişisel sürüş tercihlerine uyum sağlamak üzere artık üç yerine dört sürüş moduna sahip olmasıyla da dikkat çekiyor. “Rain” ve “Road” sürüş modları, sürüş karakterinin çoğu yol koşuluna uyum sağlamasını mümkün kılıyor. “Eco” sürüş moduyla tek depo yakıtla azami menzile ulaşmak mümkünken ek sürüş modu “Enduro” ise off-road kullanımına özel ayarıyla toprak yollarda daha yüksek performanslı bir sürüş deneyimi sunuyor.

Üst düzey güvenlik

Opsiyonel olarak sunulan Yeni Otomatik Vites Asistanı (ASA) ile motosiklet sürmeyi kolaylaştıran ve daha konforlu hale getiren yenilikçi bir çözüm sunuluyor. Yeni Otomatik Vites Asistanı (ASA), “Sürüşünüzü basitleştirin” mottosundan yola çıkarak vites değiştirme işleminin otomatik hale getirilmesi sayesinde vites değiştirmenin duyusal açıdan önemli dinamiklerinden ödün vermeden sürüş deneyimini iyileştirerek bir üst seviyeye taşıyor. 

Yeni R 1300 GS, standart olarak sunulan LED ışık üniteleriyle aydınlatma konseptini maksimumum güvenlikle sunuyor. Modelin ışık ünitesi, kısa ve uzun huzme için tek LED ünitesinin yanı sıra gündüz farı ve sinyal lambaları için dört ek LED ünitesinden oluşuyor. Yeni R 1300 GS Adventure ayrıca, kaportayla uyumlu ve güvenli bir biçimde entegre edilen LED teknolojisine sahip iki ekstra düz yardımcı far içeriyor. Bu kombinasyon, yolu benzersiz bir netlikte aydınlatarak trafiğin çok daha iyi algılanmasını sağlıyor. 

Kişiselleştirilmiş sürüş deneyimi

Yeni R 1300 GS Adventure’a daha iyi erişim ve daha kolay kullanım için Adaptif Araç Yükseklik Kontrolü sistemi de entegre edilebiliyor. Opsiyonel olarak sunulan Adaptif Araç Yüksekliği Kontrolü sayesinde sürüş dinamiklerinden ve yatma açısından ödün vermeden araç yüksekliği tamamen otomatik olarak kullanım koşullarına uygun hale getirilebiliyor. 

Yeni R 1300 GS Adventure’de Opsiyonel donanım olarak sunulan Sürüş Asistanı; Aktif Cruise Control (ACC), Ön Çarpışma Uyarısı (FCW) ve Şerit Değiştirme Uyarısı bileşenlerinden oluşuyor. 

Yeni alüminyum arka çanta ve USB şarj soketleri ile aydınlatma ögeleri için elektrik arayüzü oluşturan entegre manyetik bağlantıların yanı sıra opsiyonel hacim artırma özelliğine sahip yeni alüminyum çantalar, modelde opsiyonel donanım olarak sunuluyor.
Akıllı bağlantı seçenekleri ve su geçirmez saklama alanıyla 30 litre alüminyum yakıt deposuna sahip olan Yeni R 1300 GS Adventure’de ön cam ve el koruyucu materyallerle rüzgara ve hava koşullarına karşı etkili bir koruma sağlanıyor. 

Yakıt deposu, genişliğiyle güven verirken olumsuz hava koşullarına karşı da etkili bir ön koruma sağlıyor. İki büyük saydam rüzgar deflektörüyle bir araya getirilen geniş ön cam, olumsuz hava koşullarına karşı sunduğu etkili koruma sayesinde uzun yolculuklarda bile benzersiz şekilde sessiz ve konforlu bir sürüşü mümkün kılıyor. 

Devamını oku

Genel

Yeni Yamaha XMax 300 (2024) Mayıs Ayında Bayilerde

Yayımlanma

/

Türkiye’de Sport Scooter segmentinin öncüsü olan XMAX ailesi, XMAX 300 Tech Max modelinin dönüşü ile daha da zenginleşiyor. Dinamik görünüm, işlevsellik, yüksek performans ve yüksek teknolojisiyle XMAX 300 Tech Max, scooter kullanıcıların yeni gözdesi olacak. Şehir içi günlük kullanımda veya şehir dışı gezilerde kıvraklık ve yüksek performans sunan model, kullanıcı deneyimini bir üst seviyeye çıkaracak. Mayıs 2024’de Yamaha bayilerden satın alabileceğiniz XMax 300’ün fiyatı henüz açıklanmadı.

Düşük Yakıt Tüketimi, Yüksek Motor Gücü…

XMAX 300 Tech MAX’ın ekonomik 300 cc tek silindirli sıvı soğutmalı motoru, hafta sonu yolcukları için bolca eğlence sunarken şehir içinde hızlı ve verimli kullanımıyla heyecan verici bir performans sağlıyor. Yamaha’nın gelişmiş Blue Core teknolojisi, yakıt tüketiminden tasarruf sağlarken gücü de en üst düzeye çıkarıyor. 

Modelde 4,2 inç tam renkli TFT ekranla birlikte ayrı tutulmuş bir 3,2 inç LCD hız göstergesi bulunuyor. 4,2 inçlik TFT ekran, akıllı telefon aracılığıyla bağlanabilen yerleşik Garmin navigasyon sistemini desteklemektedir. Böylece gerçek zamanlı trafik bilgileri, tahmini varış süresi gibi verilere kolayca erişerek sürüş keyfinizi maximuma çıkarabilirsiniz.

Radikal Görünüm…

XMAX 300 Tech MAX, yeni X şeklinde Full LED ön aydınlatmalarıyla görünürlüğünü artırmanın yanı sıra XMAX ailesinin sportif karakterini de mükemmel bir şekilde yansıtıyor. Fütüristik görünüm, dinamik gövde tasarımına kusursuz şekilde uyum sağlayan entegre sinyaller ile güçlendirilmiştir. Kompakt silüete sahip gövde tasarımıyla şıklığı ve kaliteyi biraraya getiren deri kılıflı sele, sunduğu gelişmiş sürüş ergonomisi ile sürücüleri kalbinden vuruyor. 2 full face kaskın sığabildiği geniş sele altı depolama alanı ile XMAX 300 Tech MAX hayatınızı kolaylaştırmayı amaçlıyor.

Devamını oku

Genel

Honda Motosikset Liderliğini İtibar Ödülü ile Taçlandırdı

Yayımlanma

/

2024 yılı pazar liderliğini açıklayan Honda Motosiklet, bu yıl onuncusu gerçekleştirilen The ONE Awards Bütünleşik Pazarlama Ödülleri kapsamında halk oylarıyla ‘Yılın En İtibarlı Markası’ seçildi

  

Honda Motosiklet, pazarlama platformu Marketing Türkiye ile pazar araştırmaları şirketi Akademetre iş birliğiyle gerçekleştirilen The ONE Awards Bütünleşik Pazarlama Ödülleri’nde halkın oylarıyla motosiklet sektöründe birinci olarak ‘Yılın En İtibarlı Markası’ seçildi.

Düzenlenen The ONE Awards Bütünleşik Pazarlama Ödülleri törenine markayı temsilen Honda Türkiye Motosikletten Sorumlu Pazarlama Yöneticisi Emel Efe Tüzmen, Honda Türkiye Kurumsal İletişim Müdürü Koray Tüzmen ve Honda Türkiye Motosikletten Sorumlu Ürün Müdürü Emre Koşak katıldı.

Alınan ödüle ilişkin olarak Honda Türkiye Kurumsal İletişim Müdürü Koray Tüzmen, “2023 yılı satış rakamları ile kendi rekorumuzu da kırarak pazar lideri olduk.  Toplam satış ve pazar payı başarımızı, müşterilerimizle kurduğumuz bağın ve sağladığımız müşteri memnuniyetinin göstergesi olan bu ödülle taçlandırmak bizi çok gururlandırdı. Honda kullanıcılarının marka ile arasında çok özel bir bağ vardır. Bu ödül, bizim bu bağı koruyabildiğimizi gösterirken, daha fazlasını yapmamız için de motivasyon kaynağı oldu. Sektörünün en itibarlı markası ödülüne layık görülmemizde emeği geçen tüm paydaşlarımıza,  çalışma arkadaşlarımıza ve bize güvenen tüm müşterilerimize teşekkür ederiz” dedi.

 ‘İtibar ve Marka Değer Performans Ölçümü’ araştırmasının sonuçları baz alınarak belirlenen ve pazarlama sektörünün en prestijli ödülü olarak kabul edilen The ONE Awards, bu yıl onuncu kez düzenlendi. Araştırma kapsamında 70 farklı kategoride en başarılı markalar, genel başarıyı değerlendiren 9 ana kriter, yıl performansını değerlendiren 16 alt kriter kapsamında 12 ilde 1.200 kişiyle yapılan görüşmelerde sonucunda ödüle değer görüldü. 

Devamını oku